Çiğ Tepki, Süreç ve Pratik


Aslında biliyordum süreçlerde iyi olmadığımı, ama o sırada bunu değişimi sevmek diye tanımlıyordum. Herşeye çeşitli bakma açıları var değil mi J benim köklenememe halim iş hayatında değişime açıklık, sanırım bir de sonuç odaklılık diye övülüyordu. Hatırlıyorum iş görüşmelerinde en önemli meziyetim gibi anlatırdım bunu. İş bitiriciyim diye..

Hep aynı sürelerde çalıştığım işler, içinde olduğum ilişkiler.. Ortalama 2.5 yıl civarı süren bir döngü.

Böyle döngülerimiz var değil mi, herkeste birşeyler çıkıyor. Kiminin ki de aşırı uzun, bana göre tabi.. J

Şimdi bu döngülere bakış açım biraz değişti, aslında döngüler benim çiğ halim, çiğ tepkilerimin yansıma hali gibi. Farkındalık getirmediğimde, kendimi izlemediğimde, çok tetiklenip çok yükseldiğimde çiğ tepkim ortaya çıkıyor. Benimki; 'tamam canım ben almıyım' şeklinde hemen kaçmaya yönelen, kendini kapatan bir tepki.. Kırılmaktan, acı çekmekten acayip korkan, bunun yerine soğumayı tercih eden bir yapım var. Hatta hatırlıyorum bazı ortamlara girdiğimde mesela özellikle iş yerinde benden düşük kademede biri varsa falan hemen soğukluk halime bürünürdüm çünkü şimdi bilemem nerden gelecek, laubali olacak diye kapatırdım kendimi..  Seneler sonra bir gün çevremde pek insan olmadığını farkettiğimde baya acımıştı canım..

Neyse, bu artık çok önemli değil, çünkü artık ilk tepkimde ne olduğunu görüyorum.. Süreçlere, iniş çıkışlara esnemekte zorlanan halim kaçma tepkisine yöneliyor. Bunu gördükten sonra doğal olarak pratiğim bunu hayatımda uygulamaya getirmek. Kalmayı pratik ediyorum.

İnsan bazen farkındalığını masa başı sohbetlerde derinleştirdiğini sanır, ki o insan benim J öyle olmuyor tabi, baya soyunup dökünüp işe girişmek gerek. Bu çok zor. Çünkü uygulamanın geleceği yer zaten tam o kapılarımı kapatmaya meyillendiğim yer. Tam sürecin başladığı, inişlerin, çıkışların, duygusal dalgalanmaların olduğu yer. Biz yoga Hocaları bu tip anlatımları yoga pozuyla anlatmayı çok severiz. Bazen bir pozla uğraştığımda, üstüste dener, bazen sabırsızlanır gücümü boşa harcar, bazen sıkılır az yaparken içimden o çiğ tepkim yükselir: bırak, bunu da yapma, yapamıyorsun, boşver olmayacak demek ki.. Çok güçlü bir yerden geliyor bu tepkim; su kaynar ve evet ben yapamam diyecek kadar net. Tam o anda uygulama, pratik başlar. Düşüncemi duyuyorum, ancak ona göre hareket etmiyorum. Kalıyorum, kaçmıyorum.. Olabildiği kadar, kendime şefkatle, kalmaya çalışırken ayrıca dövmeden :)) 

Bu pratik yaptıkça güçlenir her pratikte olduğu gibi.

Her zaman yapmakta zorlandığın şeyler olacaktır, bu pratik bazen çok zor olabilir. Ancak bunu yapmaya başladığında düşüncelerini izlemeyi öğrenirsin yavaş yavaş. Düşüncelerin yönünü, belli durumlarda gelen hep aynı yorumları.. Aaaaa bu kim ya? Dediğimi hatırlıyorum; 'hep aynı dilden konuşuyor!' Yapamıyorum, edemiyorum, hep kötü ve yetersizim.. Bunu bir kere farkettikten sonra artık o sesle hareket etmeyeceğim diye karar verdim. Tabi ki bir kere karar verdim oldu falan değil, kimi zaman çok sert geldi, kimi zaman inanmak için çok müsaittim, kimi zaman inandım, düştüm, pratik etmeye devam ettim. Şimdi biliyorum ki içimde bir huzursuzluk bir pis his varsa kesin bir düşüncem beni içerden kırt kırt ısırıyor. Düşüncelerin hızına erişmek de öyle kolay değil. Baktım bunlarla uğraşılacak gibi değil, türlü çeşitli düşünce işte diyerek dikkatimi bedenime yönlendirdim. Aramıza beden üzerinden mesafe alınca benim üzerimdeki etkisi de azaldı. Yine arttığı oluyor. Yaşamda varmak gibi bir hal yok bence.. Hep pratikle olmak var.

En azından şimdilik süreçlerin iniş kalkışlarında daha esneğim.. 5 senedir Yoga Hocasıyım mesela benim için önemli, çok severek yaptığım bir işim var. Yazılarımı yazıp bitirebiliyorum. Bir şeylere başlayıp devam ettirebiliyorum.  Bunlar basit gibi görünen ancak hayatı oluşturan şeyler. Pratik ederek düşüncelerinden uzaklaşınca adım atmak, başladığımı bitirmek konusunda daha rahat hareket eder oldum. Daha iyi hisseder oldum..

Yani iyi hissetmek de pratik.. İyi hissetmek, iniş ve çıkışlara esnek yaklaşabilme kabiliyeti sanırım benim için.. 

Not: Yazıları nasıl buluyorsunuz merak ediyorum, paylaşacak bir çift lafınız olursa duymak bana büyük mutluluk verir. 






Yorumlar

  1. Yazilarin cok samimi, anlasilir ve dogal Mehtap'cigim. Bana "aaa bende de oyle oluyor" dedirtiyor�� Keyifle okunuyor��Nurhan

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ayrılıktan Birliğe...

Bedenin bilir